Sağlık Rehberi

Çocuğun Boğazına Cisim Kaçması


Yabancı cismin boğaza kaçışı çocuklarda hava yolunu tıkayıp solunumu ve hava alışverişini bozarak hayatı tehdit eden bir olaydır. Bu durum çoğunlukla kısa bir boğulma veya tıkanma devresine şahit olan aile bireylerinin şüphesiyle açıklığa kavuşur. Ancak bu tıkanmaya tanık olunmamış vakalarda çocuğun ilerleyen dönemde klinik sunumunun dikkatli bir şekilde değerlendirilmesi bu değerlendirmeye ek olarak radyoloji ve bronkoskopinin akıllıca kullanımı ile çözülebilmektedir.

Yabancı Cisim Aspirasyonları ile başvuran veya şüphelenilen vakaların %80’ i 3 yaşından küçük çocuklardır. Pik dönem ise 1 ve 2 yaş arasıdır. Bu çocukların yeni yeni yürüdüğü dönemlerdir ki çocukların hayatı ve yabancı cisimleri ağızlarıyla tanıdığı eline geçen birçok şeyi ağızlarına götürdüğü oral dönemdir. Yeterli çiğneme yetisinin ve dişlerinin olmadığını düşünürsek ve ek olarak yutma refleksinin tam gelişmediği bu çocuklar risk grubunun en tehlikeli dönemine denk gelmektedir. Dahası uygunsuz yiyeceklerin (fındık fıstık vs…) ve küçük oyuncak ve boncukların hareketli bir çocuğun ulaşabileceği yerde olması veya büyük kardeşleri tarafından bu çocuklar ile oynarken olabilecek kazalar da bu riski artırmaktadır. Bu bebeklerde hava yolunun dar olması bu bölgede tıkanmayı daha olası ve hayati yapmaktadır.

Daha büyük çocuk ve erişkinlerde ise nörolojik hastalıklar, bilinç kaybı ve alkol uyuşturucu gibi alışkanlıklar varlığında daha sık görüldüğü tespit edilmiştir. Nedeni bilinmemekle birlikte erkek çocuklarda daha sık olduğu birçok bilimsel yayınlarda görülmüştür.

En sık aspire edilen maddenin fındık olduğu görülmüştür. Azalan sırayla diğer fındık ve fıstık benzeri çerezler, çekirdekler (özellikle karpuz çekirdeği) mısır ve yemek partikülleri metal nalburiye, nazar boncukları ve iğneler ayrıca oyuncak parçaları sık olarak solunum yollarından çıkarılan maddelerdir. Balonlar, misketler ve buna benzer hacimli oyuncaklar ise oldukça ölümcül olabilecek oyuncaklardır çünkü yuvarlak maddeler kaygan pürüzsüz yüzeyi ile hava yoluna daha rahat kaçabilen ve bu yolu tam tıkayarak solunumu durduran maddelerdir.

RİSK FAKTÖRLERİ

  • 3 yaş altı çocuklar
  • Erkek çocuk (2 kat fazla)
  • Ağızlarında cisim ile ağlamak, bağırmak, koşmak, oynamak
  • Bazı yiyecekleri çiğnemek için dişinin olmaması
  • Yutma ve havayolunu korumanın ve reflekslerinin tam olarak gelişmemesi
  • Çevreyi ağzı ile keşfetmesi

Yutulan yabancı cisimlerin büyük bölümü bronşlardadır yani akciğerlerdedir. Laringeal (yutak) ve trakeal (ana solunum yolu) bölgelerde ise daha nadirdir

BELİRTİLER

Yabancı Cisim Aspirasyonu klinigi(hastanın durumu) ve tanısı; hastanın yaşı, yutulan maddenin tipi, olaya şahit olup olmama, aspirasyondan sonra geçen süre, yabancı cismin yeri ve hava yolunu tıkama derecesi ile farklılık gösterir.

Vakaların yaklaşık %60’ı ilk 24 saat içinde fark edilmektedir.

En sık ciddi solunum stresi, morarma ve mental durumda bozulma yani boğulma krizi olarak tarif edebileceğimiz durumla karşı karşıya kalabiliriz ki bu acil koşullarda hayati destek gerektirecek bir durumla sonuçlanabilir.

Yabancı cismin bulundugu yere göre de belirti ve bulgular değişiklik ve ciddiyet göstermektedir. Laringotrakeal bölgedeki yabancı cisimlerde hayati tehlike oldukça sık görülmekle beraber yolun tam tıkanmadığı durumlarda hırıltılı solunum, soluk alıp vermede zorluk ve ses kısıklığı gibi semptomlar görülür. Bronşlardaki yabancı cisimlerde ise en sık öksürük ve solunum seslerinde bozulma görülmesine rağmen solunum güçlüğü ve kalp atışlarında hızlanma, kanlı tükrük, morarma, ateş ve boğulma gibi bulgulara da şahit olabiliriz.

Parsiyel (tam olmayan) tıkanmalarda sıklıkla inatçı öksürük, takipne (normalden sık nefes alıp verme) ve hırıltılı solunum eşlik eder. Muayene bulgularında klasik triad olan öksürük, hırıltılı solunum ve bozulmuş akciğer sesleri bulunur ama şart değildir. Bulguların hepsi görüldüğünde ve yardımcı görüntüleme yöntemlerinde havalanma fazlalılığı varsa % 98 oranında yabancı cisim aspirasyonundan bahsedilir.

UZUN VADE BELİRTİLERİ

Bogulma anı, morarma ve öksürük krizine şahit olunduğunda yabancı cisim aspirasyonu %76 ile %92 arasında tanı konulmuş demektir. Bu akut gelişen dönem birkaç dakika sürüp genellikle kendini sınırlayıp düzelme gösterir ve sonrasında semptomsuz bir dönem ile devam eder. Tedavide geç kalma halinde öksürük, hırıltılı solunum, güç soluk alıp verme vs… gibi bulgular geç dönemde kendini gösterir. Yabancı cisim aspirasyonuna şahit olunmayan durumlarda ise aspirasyondan günler ve haftalar sonra gelişen semptomlara ek olarak non-spesifik semptomlar eklenebilir. Öyle tekrarlayan zatüre, astım, bronşiolit, kronik akciğer hastalığı gibi tanılarla hasta takip edilebilir.

TANI

Bu arada Bilgisayarlı Tomografininde (BT) yerini unutmamak gerekir. Semptomatik veya asemptomatik vakalarda ve özellikle opak olmayan madde (yemek parçaları, çerezler, plastik materyaller vs…) aspirasyon_üphesinde bizlere normal grafiden çok daha fazla yardımcı olan bir yöntemdir. Neden akciğer grafisi ile vakit kaybediyoruz sorusuna verilecek cevap ise; küçük çocuklarda bu işlem esnasında, verilen anestezi ve bol miktarda alınan iyonize radyasyon diyebiliriz.

Yabancı cisim aspirasyonu şüphesi olan bütün çocuklarda sistematik bir öykü ve fizik muayene sonrası radyografi (akciğer grafileri, ön ve yan grafiler ve boyun grafileri) planlanır. Radyografide patolojik bulguların görülmemesi aspirasyon tanısını ekarte ettirmediği unutulmamalıdır. Çünkü morarma veya tıkanma şüphesi olan vakalara yapılan bronkoskopide %90’a yakın yabancı cisim görülmüştür ve bunların yarısında akciğer grafisi normal olarak değerlendirilmiştir.İletişim imkanı olmayan daha küçük çocuklarda ise aspirasyon lehine fizik muayene ve radyolojik bulguları olması hiç düşünmeden bronkoskopi için endikasyon oluşturmaktadır. Muayene ve/veya radyolojik bulgu olmayan ama en ufak bir şüphe olan vakalarda bile 2-3 gün aralıklı ciddi kontroller ihmal edilmemelidir. Öte yandan bütün yabancı cisim aspirasyonları ele alındığında yapılan akciğer grafilerinin en az %30’ unun normal olduğu görülmüştür. Patolojik olarak ise amfizem (aşırı akciğer havalanması, atelektazi (akciğerin sönmesi), bronşiektazi, akciğer absesi, pnömoni(zatürre) vs. gibi bulgular görülmektedir ki bunlar yabancı cisim aspirasyonlarında görülen komplikasyonlarla paraleldir.

İLK MÜDAHALE

Hayatı tehdit eden yabancı cisim aspirasyonu tam bir tıkanma ile oluşmaktadır. Bu tamamen solunum yolunu tıkayan maddeyi göğüs duvarına kompresyon uygulayarak ve karın içi basıncı arttırarak çıkarmak veya en azından parsiyel bir tıkanıklığa çevirmek amaç olmalıdır (Heimlich manevrası). Diğer yandan öksüren, konu_an, ağlayan çocuklarda yapılması şiddetle kaçınılması gereken manevradır çünkü nefes alıp vermeye olanak sunan bir tıkanmayı tam bir tıkanmaya çevirme olasılığı hiç unutulmamalıdır. Yine aynı sebepten körlemesine yapılan ağız içine elimizi sokup yabancı cisim aramakta şiddetle önerilmemektedir.

TEDAVİ

Tedavide fexible ve rigit bronkoskopi kullanılmaktadır. Deneyimli anestezist ve cerrahi ekip tarafından yapılması şiddetle önerilmektedir. “Işıklı endoskopik bir aletle soluk borusundan girip yabancı cisim alınıyor” gibi söylemler bronkoskopinin basit bir işlem olduğu aklımıza getirmemelidir. Bronkoskopi esnasında olan trakeal laserasyon (yırtıklar), kanamalar, akciğer perforasyonu(pnömotoraks) ve trakeal ödeme bağlı solunum yetmezlikleri hiç de az görülmemektedir.

Yabancı cisim aspirasyonlarının her ne kadar tedavisi varsa da aslında önlem almak ve ailelerin eğitimi hepsinden daha önemlidir. Önlemden kastımız aspire edilme riski olan maddelerin evde, markette, kreşte vs… gibi çocukların erişemiyeceği bölgelere konulması özellikle ülkemizde nazar boncuğu kullanımında daha dikkatli olunmasıdır. Eğitim ise sadece ebeveylerin değil bakıcıların, öğretmenlerin, kardeşlerin komşuların kısacası çocuk ile ilişkili herkesin bilgilendirilmesi ile olmalıdır. Bu kişilere riskli yiyecekler hakkında bilgi verilmeli, çocuk yemek yerken mümkün olduğu kadar konuşmayıp bağırmamalı veya ağlamamalı, gülmemeli, yürümemeli, koşmamalı; bunun yanında dişleri tam olarak geliştikten sonra sakız veya çiğnenebilen şeker gibi (3 yaşından sonra) ödüller verilmelidir. Ayrıca küçük parçalara sahip oyuncaklardan kaçınılmalı, aileler öğretmenler bakıcılar basit hayat desteği hakkında bilgilenmelidirler.